28 Haziran 2020 Pazar

PAULINNA SIMONS BRONZ ATLI - KİTAP YORUMU

Herkese Merhaba ✋
Size çok çok severek okuduğum bir kitap ile geldim. Daha önceden son yaptığım kitap alışverişinde bahsetmiştim. (Bknz: Nisan Ayı Kitap Alışverişim)



TANITIM 

Bu kısacık ömürden korkmayacağım, başımı eğmeyeceğim, dik durmanın bir yolunu bulacağım. kapımı her şeye kapatacağım, Alexander. İçimde yalnızca sen kalacaksın...

Şarkılar söyleyip hayaller kurmaktan başka işi olmayan on yedi yaşındaki dünyalar güzeli Tatyana, Almanların Rusya'yı işgal ettiği 1941 yazından sonra hayatının bir daha asla eskisi gibi olmayacağından habersizdir. Çünkü savaşa girdiklerini öğrendikleri gün hayatının mucizesiyle karşılaşmıştır; yakışıklı ve gizemli Kızıl Ordu Subayı Alexander Belov...
Bibirlerine ilk görüşte aşık olan Tatyana ile Alexander ateş ve baruttur, bir kuşun iki kanadı,gece ve gündüz, toprak ve çiçek... Fakat aşk da hayat gibi, asla göründüğü kadar kolay değildir. Hatta onlarınki aşkların en zorudur çünkü Tatyana'nın biricik ablası Daşa da genç adama sırılsıklam aşık olmuştur.
Onları bekleyen o korkunç savaş, kış, açlık ve ölümcül sırlar, imkansız aşklarının verdiği acının yanında bir hiç kalacaktır. 
Bronz Atlı, Tatyana ile Alexander'ın hikayesi. Başlarına bombalar yağarken kalpleri aşk için çarpanların hikayesi. İhanetin olduğu kadar fedakarlığın da hikayesi.
Her satırı hüzünle, tutkuyla ve umutla kaleme alınmış, unutulmaz bir aşk ve savaş destanı...
Avucunu aç, içine benim için bir öpücük kondur ve sonra elini kalbine bastır. 
"Bronz Atlı, bir kara sevda öyküsü... Ama asıl soru şu: Hayatta kalmak için neleri feda edebilirsiniz?"

YORUM



Bu kitap beni o kadar çok etkilediki yazarken bile boğazım düğüm düğüm oluyor.  Normalde aşk kitaplarını pek sevmem çünkü genelde beklentimi karşılamıyorlar. Bu kitap beklentimi sonuna kadar karşıladı. Aşk o kadar güzel anlatılmış ki en saf, en gerçek ve en samimi hali ile beni ile büyüledi. 820 sayfalık kitap ne ara bittiğini anlamadım ve okurken hiç bitmesin istedim. İyi ki birkitappusulasını dinleyip kitabı almışım. 

Kitabın konusu tanıtımda zaten anlatılıyor ama ben yinede biraz bahsetmek istiyorum. 
Almanların Rusya'yı işgaline açlık, zorluk ve sefalet yetmezmiş gibi bir de aşk acısı eklenmiştir. Tatyana hiçbir şey umursamayan her zaman mutlu olmanın bir yolunu bulan 17 yaşında genç bir kızdır. Savaşın yeni yeni patlak verdiği zamanlarda bir Subay olan Alexander ile birbirlerine ilk görüşte aşık olurlar. Ne yazık ki Alexander ablasınında aşık olduğu , evlenme hayalleri kurduğu kişidir. Tatyana ve Alexander için tek engel ablası ve savaş değildir. Hayat onları sımsıkı bir bağ ile birbirlerine bağlar ancak birlikte olmamaları için elinden geleni yapar. 

Sayfalar dolusu anlatmak istiyorum bu kitabı ama okumadan asla anlayamazsınız. Bu kitap beni savaşın ortasına sürükledi. Karakterler ile birlikte üzüldüm, açlık çektim ve savaşta verilen her kayıpta yüreğim derinden sızladı. Uzun zamandır bir kitapta hıçkıra hıçkıra ağlamamıştım. Savaşta verilen kayıplar, Tatyana'nın saf aşkı, Alexander'ın yüreğinde beslediği sevgi beni çok etkiledi. Bence mutlaka okunması gereken tarihi bir aşk romanı. eğer imkanınız varsa lütfen alın ve okuyun. 
Sevgiyle ve kitaplarla kalın ❤
.

















1 yorum:

  1. İlk iki kitabı okudum. Evet hikaye güzel ama çok fazla detay ve sürekli savaş bir süre sonra ruhumu sıktı. Üçüncü kitabı okumadım. Okumayı da düşünmüyorum. Birde ana karakterlerin aşkı evet güzel ama sürekli bir çekişme halinde olmaları beni yordu.

    YanıtlaSil