Cuma günlerini, okuduğum kitapları yorumlama ve sizlerle paylaşma günü ilan ettiğim için, bugün birlikte son kitap alışverişimde aldığım (bknz: kitap alışverişi) Sekiz numaralı Yetim kitabını inceleyeceğiz.
Sekiz Numaralı Yetim Kitabının Konusu:
New York'un Yahudi yetimhanelerinde geçen, geçmiş ve şimdi ki zamandan kesitler verilerek anlatılan bu kitabın ana konusu intikamdır. Rabinowitz ailesinin dağılmasından sonra Sam ve Rachel adındaki iki kardeş yetimhaneye verilir. Rachel henüz 4 yaşında olduğundan Yahudi küçük çocuklar evine yerleştirilir. Bu ev Rachel'e zor zamanında sahip çıkmış gibi görünse de işin aslı öyle değildir. Tek amacı isim yapmak ve yaptığı deneyler ile tanınmak olan Dr. Mildred Solomon evden deneyi için uygun olan çocukları seçerek onlar üzerinde çeşitli hastalıkların tedavilerini ve tepkilerini gözlemlemeye başlar. Rachel da bu süreçte Dr. Solomon'un sekiz numaralı deneyi olur. Bu deneyler sonucunda Rachel kel alır ve bir daha saçları çıkmaz.
Aradan geçen 35 yıl bir süreden sonra Rachel artık yaşlanmış ve kendi hayatını kurmuştur. Yaşlı Yahudiler evinin ölümcül hastalar koğuşunda bir hemşire olarak hayatına devam eder. Bir gün ölümcül bir hasta gelir ve Rachel bu hastanın Dr. Solomon olduğunu öğrenir. Dr.Solomon'un gelmesi ile birlikte sır perdesi adeta açılır ve Rachel araştırmaları sonucunda onun yaptığı deneyler yüzünden kel kaldığını,anne olamayacağını ve göğsünde bir tümör çıktığını öğrenir. Öğrendiği gerçeklerden sonra tek istediği Dr. Solomon'dan intikam almaktır.
Kitap Hakkındaki Yorumlarım:
Kitabın konusunu çok fazla ayrıntıya girmeden anlatmaya çalıştım. Çünkü kendi düşüncelerim ile sizi etkileyip merak ettiğiniz bir kitabı benim yüzümden okumamanızı istemem. Açıkçası bende bu kitabı konusu çok ilgimi çektiği için ve tanıdığım birinin tavsiyesi üzerine almıştım. Konusundan dolayı hem dram ağırlıklı hem de sürükleyici bir kitap olduğunu düşünmüştüm ancak hiç de öyle olmadı. Normalde bir kitabı bitirdikten sonra kapağını kapatıp bende uyandırdığı düşünceleri ve duyguyu hissetmeye çalışırım. Bu kitabı bitirdiğim de hissettiğim tek duygu hayal kırıklığıydı.
Kitap ilk sayfalarında okuyucuyu içine çekmeye başarıyor. Rachel ve kardeşi Sam'in başına gelenlere üzülerek ilk sayfaları çok çabuk okudum ancak kitabın ortalarına geldiğimde sürekli bir heyecan aradım. Kitap bana aradığım akıcılığı ne yazık ki veremedi. Olaylar arasında ki bağlantı çok kopuk bir şekilde ilerledi. Sanki sadece kitabın ana kahramanı Rachel değilde herkes gibiydi. Genelde kitabın ana kahramanına ısınamadığım zaman ister istemez onunla ilgili olan hiç bir satıra ısınamıyorum. Maalesef bu kitapta Rachel karakterine hiç ısınamadım. Hatta Amelia'nın kızıl saçları,Dr. Solomon'un hırsı veya Sam'in asiliği bile beni kendisine daha fazla çekti diyebilirim. Kitabın konusu ne kadar güzel olursa olsun anlatımın bir akıcılığı olmayınca pek önemi olmuyor.
Okuduğum kitapların hiç birisini zaman kaybı olarak değerlendirmek istemiyorum. Çünkü hiç beğenmediğim bir kitap bile bir cümlesi veya bir sayfası ile beni etkileyebiliyor. Ancak bu kitap benim için biraz zaman kaybıydı.
Bunun nedeni kitabın yavaş ilerlemesi veya konusu değil tamamen kitabın baskısı ile alakalı bir durum.Yaklaşık 415 sayfalık olan bu kitabı, bir hafta içerisinde 300. sayfaya kadar okuyabilmiştim. Sizlerle son okuduğum kitabı paylaşmak istediğimden, dün akşam geç saatlere kadar kitabı okudum ve bitirdim. Ancak kitabın baskısında bir hata vardı. Sanırım o sayfadan sonra bir 25-30 sayfa arasında karışıklık olmuş.O sayfaları atlayıp anlayabildiğim kadarı ile sonunu okumaya çalıştım ancak keşke sonunu okumak yerine kendi kafamda tasarladığım sonu hatırlasaydım. Çünkü son çok askıda kaldı. Bu da bana acaba kitabın 2. serisi çıkacak mı diye düşündürdü.
Benim sekiz numaralı yetim kitap yorumum bu şekildeydi. Yazar Kim Van Alkemade'nin daha önce hiç bir kitabını okumadığım için hakkında söyleyecek bir şeyim yok. Sizde kitap hakkındaki düşüncelerinizi yorum kısmından benimle paylaşırsanız çok sevinirim.
Sevgiyle Kalın ❤
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder